11 Temmuz 2008 Cuma

Mehmet Aurelio..

Sen'den sonra Fenerbahçe orta sahasında gedik değil, koca bir delik açıldı delik. Bu gidişte sorumlu kimdir, suçlu kimdir, kabahat kimdedir ? Valla işin magazinsel kısmı hiç umurumda değil. Ben şunu biliyorum; Mehmet Aurelio bu Fenerbahçe'ye sabahtan akşama, yazdan kışa, her zaman her yerde lazım bir topçuydu. Şu takımda belki de yeri dolmayacak tek adamdı. Buyrunuz, gitti. Basiretli bir yönetici, inatlaşmayan bir yönetici, kendi şirketini yönetir gibi kulüp yönetmeyen bir yönetici ve pek tabii ki futboldan anlayan bir yönetici Aurelio'nun gitmemesi için gerekli her türlü tedbiri alırdı. Bu adam Ocak ayından beri bağırıyordu "ey ahali, sahip çıkın bana" diye.. Haldır huldur etrafa ve eşrafa saçılan Euro'lardan, şu takımın en kilit, en lazım adamı Aurelio'ya, onu tatmin etmeye yetecek kadar düşmüyorsa.. Ya da bilerek düşürülmüyorsa.. Ve belki de bu gidiş "burası benim, istediğimi tutarım, istemediğimi pırasa gibi doğrarım" gibi patronsal ve sahipsel bir düşünce tarzının uzantısı bir inatlaşmanın eseriyse.. Ne demek lazım o zaman ? Desek ne yazar, demesek gönül yazar.. Kulübün sahibi var, o alır, o satar ! Buralarda çok aranacak, çok özlenecek ve çok yad edileceksin Aurelio.. Marco değil, Mehmet Aurelio...

Yazı: King Santillana

Hiç yorum yok: